KEHRİBAR

KEHRİBAR

Kehribar, milyonlarca yıl önce yaşamış kozalaklı ağaçların gözyaşıdır. Yaprak dökmeyen ağaçlar kendi kendilerini tedavi etmek ve korumak için reçine üretirler. Ağaçlardan yere düşen reçineler yılar geçerek sertleşti ve toprak tarafından emildi. Katılaşan reçinelerin milyonlarca yıl sürecek olan fosilleşme süreci böylece başlamış oldu.

Milyonlarca yıl önce orman olan alanlar şu anda denizler altında bulunuyor. Günümüzde en çok Kehribar çıkartılan bölge Baltık Denizidir. En değerli kehribarlar içinde böcek fosili olanlardır. Tahminlere göre, reçine henüz yumuşakken değişik böcekler onu yiyecek sanarak üzerine çıkmışlar ve yapışıp kalmışlardır. Reçinenin fosilleşme aşamasında hiç hava almadan reçinenin içinde kalan böcekler, doğal olarak da bozulmamışlardır. Bu tür Kehribarlar çok nadiren bulunur ve çok değerlidirler.

Kehribarın tedavi edici özellikleri olduğuna inanılır. Ağaçların kendilerini tedavi etmek için reçine ürettiklerini düşünürsek, Kehribarın tedavi edici özelliği olması mantıklı olabilir.

Sağlığımız için bilinen ve inanılan faydaları şunlardır:

-Stresi yenmeye yardım eder, vücuttaki fazla enerjiyi dışarı atabilmek için topraklama oluşturur. Bu nedenle en çok kullanıldığı alan Tesbih olmuştur. Kehribar Tesbih taşıyanlar, hem negatif enerjilerini dışarı atarlar, hem de daha huzurlu hissederler.

-Zihinsel yorgunluğu giderir, doğru karar verme yeteneğini arttırır.

-Uyku güçlüğü çekenlere fayda sağlar.

-İsilik, döküntü, kurdeşen gibi deri rahatsızlıklarına iyi gelir.

-Vücuttaki negatif enerjiyi atar.

Bütün burçlarla uyumlu bir taştır.